Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Punk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Duchess of Blood
Moderator
Moderator
Duchess of Blood


Mesaj Sayısı : 75
Rep : 121
Kayıt tarihi : 02/09/09
Yaş : 30
Nerden : düşLer üLkesi

Punk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı Empty
MesajKonu: Punk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı   Punk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı Icon_minitimeÇarş. Eyl. 02, 2009 8:30 pm

Kurt Cobain
adıyla bilinen Kurt Donald Cobain 20 Şubat 1967 de Hoqiam - Washington da
doğmuştur. 80 li yıllarda Nirvana grubunu kurmuş ve Bir süre sonra Seattle’da
yer alan plak şirketlerinden biri, Sub Pop tarafından keşvedilen grup 1988
yılında ilk single’ları “Love Buzz/Big Cheese”i kaydetmiştir. 1989 yılının
Haziran ayında ise 600 $’a kaydedilen ilk albümleri “Bleach” piyasaya çıktı. Bu
albümün piyasaya çıkmasının ardından Portland ve Oregon’u kapsayan küçük bir
turneye çıkan grubun solisti Kurt Cobain daha sonra eşi olacak Courtney Love’la
da bu turne sırasında tanıştı.

Nirvana’nın asıl büyük çıkışı ise 1991
yılında katıldıkları Reading Feastivali’nde gerçekleşti. Bu festival sırasında
kaydedilen ve bir belgesel niteliği taşıyan “1991: The Year Punk Broke”la
birlikte grubun adı tüm dünyada duyuldu.

Nirvana en büyük çıkışını 1991
yılında nevermind albümüyle başardı. Fakat bu dönem Kurt Cobain 'in hem fiziksel
hemde ruhsal olarak çökmeye başladığı dönemdi. 3 platin ödüle layık görülen ve
dünya çapında 10 milyon kopya satan Nevermind’dan çıkan single “Smells Like Teen
Spirit” ise MTV’nin sürekli yayınladığı kliplerden biri oldu.


Müzikal
başarılarının yanı sıra maddi açıdan da oldukça iyi duruma gelmeye başlayan
grubun solisti Kurt Cobain ise bütün bu bolluğun yanında içine kapanmayı ve
kendi dünyasını yaratmayı tercih etti. Bu sırada 1992 yılının Şubat ayında Hole
grubunun solisti olan Courtney Love’la Hawaii’de evlendi. 18 Ağustos’ta ise
kızları Frances Bean dünyaya geldi.

Nirvana’nın üçüncü stüdyo
çalışmaları Kurt Cobain’in sağlık problemleri sebebiyle ertelenedi. Kronik mide
sancılarından şikayetçi olan Cobain çok sık hastaneye kaldırılmaya başladı. 1992
yılında ise Geffen, Nirvana hayranlarının sabrını daha fazla zorlamamak için
grubun B-Side’larından oluşan bir toplama albümü, “Incesticide”ı piyasaya sürdü.


1994 yılının başlarında Nirvana’nın Avrupa turnesi, Kurt Cobain’in
sağlık problemleri yüzünden yarıda kesildi. Italyada iken Kurt komaya girdi (ki
bunun başarısız bir intihar denemesinin bütün izlerini taşıdığı daha sonradan
açıklandı) . Aynı yılın Mart ayı sonlarında ise Cobain, Los Angeles’taki bir
rehabilitasyon merkezine yatırıldı . Bir gün sonra da kaçtı. Ve Seattle’a geri
döndü. Bu olaydan yedi gün sonra yani 8 Nisan’da Cobain, Seattle’daki evinde ölü
bulundu.


Vee Herşey Burdan Sonra Başlıyor...

Peki Bu İntihar
mı yoksa cinayet mi?

Kurt, ardında bir adet veda notu ve bir yığın
mantıksal çelişki bırakmıştı. Şöyle bir kaç paragraf boyunca bunları izleyelim:


* İlk olarak Kurt Cobain'in ölümü sırasındaki genel duruma bir bakalım.
Öncelikle bilmeliyiz ki Kurt ve Courtney ayrılmanın eşiğindeydiler ve iş
mahkemeye intikal etmişti. Courtney pekala Kurt'un ilişkilerinin bittiğinin
farkında olduğunu biliyordu. Courtney en acımasız "boşanma" avukatlarından
birini tutmuştu ve Kurt'un cüzdanını hafifletmeye kararlıydı.

* Birisi,
her kimse, Kurt Cobain'in öldükten sonra bulunamayan kredi kartını kullanmaya
teşebbüs etmiş, ama hesap iptal edildiği için başarısız olmuştu. Halen bu kişi
bulunamadı.

* Cobain bir suikaste kurban gitmekten veya kısaca
öldürülmekten korkuyordu ve kendi canına kıydığı silahı, ********** tedavisi
için Los Angeles'daki kliniğe yatmadan önce satın almıştı. Her ne kadar
klinikten çıkıp Seattle'daki evine döndüğünde, doğrudan intihar amaçlı olarak
aldığı söyleniyorsa da bu gerçek değil. Silahta üç mermi vardı ve tümüyle
savunma amaçlı olarak doldurulmuştu.

* Aslında ortada herhangi bir
intihar mektubu falan olduğu tartışmaya tümüyle açıktır. Her ne kadar mektubun
sonunda karısına ve kızına hitaben yazıldığı polis kayıtlarına geçtiyse de,
mektubun içinde kendini öldürmenin arifesinde olduğunu ima eden bir ifade
yoktur. Buda'ya diye başlayan mektup aslında Kurt Cobain'in show-biz'den ne
kadar sıkıldığını ve hayranlarına bu işi bırakmayı düşündüğünü biraz dokunaklı
bir dille anlatan bir dilekçe gibidir. En sondaki yani karısına ve kızına
hitaben kaleme alınmış iki üç satırdaki el yazısının Kurt'a ait olduğu halen
kuşkuludur (Buda yaklaşımı bizcileyindir, yoksa Boddah diyor, dostlar falan diye
çevrilebilir).

* Kurt'un cesedi bulunduğunda ikinci bir not daha vardı
ve Courtney bunu, ta ki aylar sonra Rolling Stone dergisinin yaptığı bir
söyleşiye kadar sakladı. Bu notta Kurt, Courtney'i ve hatta Seattle'ı terk
edeceğini söylüyordu ama gezegeni terk edeceğine ilişkin bir ibare yoktu.


* Curt Cobain odasında kapalı kalmamıştı. Kapının önüne bir şeyler
yığılmamış ve Kurt, ölenin kendisi olduğu anlaşılsın diye sürücü ehliyetini
ortalığa bırakmamıştı. Cesedini bulan memur, ehliyetini cüzdanından kendisi
çıkartmıştı.

* Silahın üzerinde Kurt Cobain'e ait belirgin parmak
izlerine rastlanmamıştı. Ayrıca rastlanması da mucize olurdu, çünkü parmak izi
testi, ceset bulunduktan yaklaşık bir ay sonra yani 6 Mayıs'ta yapılmıştı.


* Kurt'un cansız bedeninde, öldürücü dozun üç katı eroin aldığı
saptanmıştı; kanının litresinde 1,52 mg zehir vardı. Toplam 225 mg eroin şırınga
etmiş olması gerekiyordu, hem de kendi başına. Ayrıca kanında Diazepam adlı
pisliğe de rastlanmıştı. Varsayalım ki bu kadar zehri tek başına aldı (ki bu
tümüyle olanaksız), bu durumdaki bir insanın değil tüfeğin namlusunu ağzına
götürmesi ve tetiği çekmesi, göz kapağını bile açması mümkün müdür? Üstelik bu
dozajla Tahtalıköy'e dönüşü olmayan seyahat zaten garantiyken, neden yatağına
yatıp huzur içinde ölümü beklemedi. Bir kaç dakika gecikmeden ne çıkardı.


İşte Kurt Cobain 'in Ölmeden önceki mektubu ve türkçesi :

Türkçe
:

boodah'a

daha çocukça şikayetleri olan. tükenmiş,deneyimli bir
ahmağın ağzından konuşuyor olmak. bu bayağı kolay anlaşılabilir bir not olmalı.
yıllar boyunca,diyelim ki,cemiyetimizin serbestliği ve benimsemesi ile ilgili
ahlak punk rock 101 derslerinden alınan öğütlerin ne kadar doğru olduğunu
kanıtlamıştır. çok uzun yıllardır okuyup yazmakla birlikte
dinlemekten,yaratmaktan da olduğu gibi heyecan almadım. bunlar için kelimelerle
anlatılamayacak bir suçluluk duyuyorum. mesela sahne arkasındayken ve ışıklar
sönüp kalabalığın çılgın tezahüratı karşısında,beni hayran olduğum ve
kıskandığım freddy mercury'e olduğu gibi etkilemedi. gerçek şu ki sizi aptal
yerine koyamam. hiç birinizi. bu basitçe ne sizin ne de benim için adil değil.
aklıma gelen en kötü suç, insanlara karşı sahtekarlık yapıp %100 eğleniyormuşum
gibi görünerek dolap çevirmek. bazen sahneye çıkmadan önce saati yumruklamak,
zamanı durdurmak geçiyor içimden. kulisteyken, ışıklar söndüğünde duyduğum
çığlıklar da etkilemiyor beni.

gücümün yettiğince değer vermek için her
şeyi denedim ve deniyorum. tanrım,inan bana deniyorum,ama bu yeterli olmuyor.
benim ve bizim birçok insanı etkilediğimiz ve eğlendirdiğimiz gerçeğine saygı
duyuyorum. elden kaybolduktan sonra kıymet veren biri,o narsistlerden biri olur.
ben çok hassasım. bir zamanlar bir çocukken sahip olduğum hevesi yeniden
kazanmak için biraz uyuşmaya ihtiyacım var. son üç turumuzda şahsen
tanıdıklarıma ve müziğimizin hayranı olan tüm insanlara daha çok değer
verdim,ama hala herkes için beslediğim asabiyet,suçluluk ve anlayışı aşamadım.
hepinizin içinde iyilik var ve sanırım insanları çok fazla seviyorum. öyle çok
ki bu beni mutsuz hissettiriyor. üzgün,küçük,hassas,değer vermeyen balık burcu.
isa oğlum!neden tadını çıkarmıyorsunuz? bilmiyorum!ihtiras ve anlayış yemini
eden cazibeli bir karım var ve bana eski halimi çok fazla hatırlatan bir kızım.
sevgi ve neşe dolu,her gördüğü insanı öpüyor çünkü herkes çok iyidir ve ona
kimse zarar vermez! frances' in üzgün,kendine zarar veren,ölü bir rock' çı
olduğumu düşünecek olmasına dayanamıyorum. iyi yapıyorum,çok iyi ve
minnettarım,ama yedi yaşından beri insanlara karşı genel bir nefret duydum..ırf
insanlara iyi geçinmek ve anlayış sahibi olmak çok kolay görünüyor diye.
anlayış! sanırım sadece insanları çok sevdiğim ve onlara çok üzüldüğüm için.
geçen yıllar boyunca mektuplarınız ve ilginiz için alevler içindeki mide ağrısı
cehenneminden hepinize teşekkür ediyorum. ben çok kararsızım, ümitsizim! artık
eski tutkum yok,ve şunu hatırla,sönüp gitmektense yanmak daha iyidir(bu
sözler,neil young'ın hey,hey,my,my... adlı şarkısındandır). barış, sevgi ve
hoşgörü dileğiyle…

francis ve courtney ben sizin yanınızda olacağım


lütfen courtney devam et,

francis için,

onun hayatı için
ki ben olmadan daha mutlu olacak sizi seviyorum, sizi
seviyorum…

değrmiydi yaa ben seni cok seviyodumm yaaa keşke
ölmeseydinnPunk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı BhPunk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı Bh
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Punk'un efsane ismi Kurt Cobain'in Yaşamı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Punk Tr Genel :: ۩۞۩ Punklar Hakkında ۩۞۩-
Buraya geçin: